Müzik

Müzik

 

Müzik en genel tanımı ile sesin biçim ve anlamlı titreşimler kazanmış hâlidir. Başka bir deyiş ile de müzik, sesin ve sessizliğin belirli bir zaman aralığında ifade edildiği sanatsal bir formdur. Biçim ve titreşim içeren bir ses oluşumunda melodi olarak kabul görmesi için dinleyende duygulara yönelik etkileşim yapması da beklenmektedir. Tarihsel dönem, bölge, kültür ve kişisel beğenilere bağımlı olarak ele aldığında müzik” teriminin tanımı önemli farklılık gösterebilmektedir. Özellikle XX. yüzyıl çağdaş Batı müziğinde ortaya çıkan çok farklı müzik akımları, ortak bir tanımı büyük ölçüde zorlaştırmaktadır. Bunun ötesinde, gittikçe daha fazla insanın erişme olanağı bulduğu farklı kültürlere ait yerel müzikler de bu tanımlama zorluğunu arttırmaktadır.

 

Tüm bu sebeplerden dolayı, müziğin tek bir tanımla açıklanması yerine farklı açılardan (sosyolojik, psikolojik, akustik, politik vb.) yapılan birden fazla tanımla açıklanması yaygınlık kazanmıştır. Bir sosyologun müziğe olan yaklaşımıyla, bir akustik fizikçinin yaklaşımı arasında gerek tanım, gerek metodolojik olarak büyük farklılık vardır. Tüm bu yaklaşımlar müzikologlar ve müzik teorisyenleri tarafından araştırılır ve değerlendirilir.

Müzik, temel olarak dört ana unsurdan oluşur: Diklik, bir sesin ne kadar “tiz” ya da “pes” olduğunu ifade eder. Örneğin her nota ismi (do, re, mi) farklı bir dikliğe sahiptir. Aynı nota isimleri de hangi oktavda bulunduklarına bağlı olarak farklı diklikleri hangi edebilirler. Akustik olarak birimi frekanstır.

Yoğunluk, bir sesin gürlüğünü ifade eder. Müzikte nüans olarak da kullanılır (forte, piano, fortessimo vb). Akustik olarak birimi desibeldir.

 

Süre, bir sesin ne kadar sürdüğünü ifade eder. Müzikte ikinin katları biçiminde ifade edilir (birlik, ikilik, dörtlük, sekizlik) ancak nota değerlerinin yanlarına konan noktalar sürenin kendi değerinin yarısı kadar daha uzamasını sağlar.

 

Tını, bir sesin rengini ifade eder. Örneğin aynı oktavda aynı notayı aynı yoğunlukta ve aynı uzunlukta çalan bir kemanla bir flüt arasındaki fark tını farkıdır. Dört özellik içinde en karmaşık olan özellik budur. Akustik olarak tını, sesin  doğuşkan (harmonik) yapısına bağlı olarak değişir.

 

Müzik konusunda en büyük sıkıntı, müziğin bilimsel yönleriyle yeteri kadar tanıtılamamasıdır. İnsanların günlük hayatta bile sürekli iç içe oldukları bu olguya bilimsel yaklaşmak faydalı olabilir.

 

Müziğin tanımıyla ilgili şu görüşler vardır:

“Kelimelerle anlatılamayan duygu ve düşüncelerin seslerle anlatılması sanatıdır. Müzik; duygu, düşünce, izlenim ve tasarımları ve başka gerçeklerin de katkısıyla belli durum, olgu ve olayları, belli bir amaç ve yöntemle, belirli bir güzellik anlayışına göre birleştirerek, biçimlendirilmiş seslerle işleyerek anlatan estetik bir bütündür. Herkesin anlayabildiği ve anlayabileceği yegâne dildir”. Müzik dil ve ırk fark etmeksizin direk olarak duygulara hitap eden etki eden bir sanat dalıdır.

 

Eski Yunan felsefesinde müziğin etkisi yoğun olarak görülür. Nitekim; “Musiki-musika-muzika-müzik” kelimeleri Yunanca kökenlidir. Yunan alfabesinde m-o-u-s-a harfleriyle yazılan ve “musa” diye okunan “peri” anlamındaki kelimenin sonuna gelen –ike veya –ika takısı, o kelimeye konuşulan dil anlamını kazandırır; Elenika (Yunanca), Turkika (Türkçe), İtalika (İtalyanca) örneklerinde olduğu gibi. “Musa”ya eklenen –ike takısı, peri sözcüğüne de perilerin konuştuğu dil anlamını verir (ta musiké). “Mûsiki”ye daha sonraları toplumumuzda İslâmi terimle meleklerin dili denilmiştir (Elest bezmi’nin avâzesi). Bu durum, müziğe eski çağlardan itibaren batıda da doğuda da tanrısal özellikler atfedildiğini gösterir.


Müzik; hem bir sanat hem de bir bilimdir. Duygusal olarak algılanışının yanı sıra akıl ile de kavranabilir. Bu özelliği ile bireyin ve toplumun duyuş ve biliş açısından durumunu belirlediği gibi, gelişim ve değişimini de sağlayan organik bir yapıdır. Sesin en güzel şekli müzik ile dile gelir. Resim, renklerin birleşmesinden; şiir, kelimelerin kaynaşmasından nasıl oluşuyorsa; müzik de seslerin, duygu, düşünce ve heyecanımızı anlatmak üzere belli bir estetik anlayışına göre seçilip işlenmesinden oluşmaktadır.

 

Müzik Türleri

Müzik türü ya da stili (genre), belirli bir şekil, ifade ve tekniğe göre gelişen müzik eserleri topluluğunu temsil eder. Müzik tarzı, müzik çeşidi ve benzeri birçok terim ile aynı olduğu düşünülse de müzik türü ya da stili daha geniş ve net bir terminoloji olarak karşımıza çıkmaktadır.

 

Dünya üzerinde kabul gören müzik türleri

·                     Blues (soul blues, blues rock, Teksas blues vb.)

·                     Caz (ragtime, soul caz vb.)

·                     Country (swing, Amerikana vb.)

·                     Elektronik (ambient, elektro, house vb.)

·                     Hafif Dinletiler (lounge vb.)

·                     Halk (Türk Halk Müziği vb.)

·                     Hip Hop (trap, dril vb.)

·                     Karayip tarzı (reggae vb.)

·                     Latin (bolero, flamenko, mango vb.)

·                     Pop (J-Pop, Türk Pop vb.)

·                     R&B (funk, disko, soul vb.)

·                     Rock (punk, heavy metal vb.)

 

Bilimsel müziğin eğitime etkisi

Bireylerin eğitimsel sürecinde de müzik önemli yer tutmakta, duyuşsal ve bilişsel yönden geliştirmektedir. Doğumdan itibaren insanlar duyuş yeteneği kazanmakta, çevrede var olan sesleri belleğine yerleştirmektedir. Müzik, özellikle ilköğretim döneminde çocuklara bilimsel olarak kazandırılmalı ve duygu dünyalarına düzenli olarak yerleştirilmelidir. Gelişme; organizmanın büyüme, olgunlaşma ve öğrenmenin etkileşimiyle sürekli olarak ilerleme kaydeden değişmesidir. Gelişme, ürün olarak ele alındığında gelişim bu ürünün süreç yönü ile tanımlanabilir. Gelişim, organizmanın var olmasından başlayarak bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal yönden belli koşulları olan ve en son aşamasına ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimidir. Gelişme, olgunlaşma ve öğrenme etkileşimlerinin bir ürünüdür. Gelişim ise süreçtir. Olgunlaşma ve öğrenme olmadan gelişim sağlanamaz.

 

İnsanların olgunlaşmasında müzik önemli yer tutmaktadır. Çocukların, okul yaşantısıyla da desteklenen müziksel yaşantıları, kendilerini müziksel işitme, müziksel söyleme, müziksel çalma ve müziksel beğeni davranışlarıyla boyutlandırmaktadır.

 

Müzik hayatın içerisinde var olan ve dinamik bir yapı gibi sürekli gelişen bir olgudur. Bizler, çocuklarımızı müzik ile erken yaşlarda tanıştırmalı ve mümkün olduğunca müziğin insan yaşamanın ayrılmaz bir parçası olduğunu unutmamalıyız.

 

Teknolojinin Müziğe Etkileri

Teknolojinin günümüze çok katkısı vardır. Birçok müzisyenler bu değişimden etkilenmiştir ve teknoloji müziğe çok büyük derecede katkı sağlamıştır.

 

Müzik Kayıt Sistemleri

Son yıllarda müzik kaydı için oluşturulan stüdyolarda büyük değişimler yaşandı. İlk müzik kayıt âleti olan phonautographın patenti, 25 Mart 1857 yılında Parisli Edouard-Leon Scott de Martinville tarafından alındı. Alexander Graham Bell, 1874'te kendi phonautograph’ı ile çıkageldi. Bu makine insan kulağının sesleri duyma yönteminin taklit edilmesiyle yapılmıştı. 1877'nin sonuna doğru, Edison, phonograph'ı icad etti. 1886'daysa Charles Sumner Tainter ve Chichester Bell, Edison’un phonograph'ını geliştirerek graphophone'u ortaya çıkardılar. 1924'te, insanlar mekanik kayıt araçları yerine Western Electric Company'nin yeni teknolojisini kullanarak yeni kayıt cihazları yaptılar. Bunlar, sesi daha gür ve cızırtısız kaydedebiliyorlardı. Bugünlerde kullanılan manyetik kayıt, 1890'da Valdemar Pousen tarafından ortaya çıkarıldı. Telgraphone da bu yeni sistemin ilk çocuğuydu. 1930'ların sonuna doğru, çok uzun kayıtlar yapabilen ve çoğu koşulda çalışabilen magnetophone, kayıt âletleri piyasasını etkilemiştir.

 

Ses Depolama Ortamları

İlk ortaya çıkan ses depoları, analog depolama aygıtlarıydı. İlk başta fonograf olarak ortaya çıkmışlar ve sonra manyetik kullanılarak üretilmişlerdir. Sonra ortaya sayısal (dijital) depolar çıkmıştır. Sayısal depolama aygıtları da iki şekilde çalışıyordu: Optik ve manyetik. Bu yeni ses depoları, sadece boy küçülterek kullanım kolaylığı sağlamamış, aynı zamanda müziğin paylaşımına yardımcı olmuştur.

 

Kaynak

https://tr.wikipedia.org

 
 
ISTANBUL
 
 
 
 
 
Bugün 28 ziyaretçi (37 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol