Folklorik Bebek-Kitre

Folklorik Bebek – Kitre

 

Yurdumuzda ve dünyanın çeşitli yerlerinde farklı malzemeler kullanılarak üretilseler de, bebekler artık ortak bir amaç için varlıklarını sürdürüyorlar; içinden çıktıkları ülkenin bir sembolü, simgesi durumundalar. “Kitre bebek”, “Folklorik bebek” diye adlandırdığımız yapma bebeklere, kitre, yapıştırıcı olarak kullanılıp tel, kâğıt ve pamuktan beden oluşturulmakta, daha sonra pamuklu, ipek ve dokuma kumaşlardan kostüm dikilip montaj yapılmaktadır. İnsana çok yakın olan bu bebekler giyinmiş heykel görünümünde olur. Bu görüntüsüyle dünü bugüne taşıma özelliği ile öne çıkarlar

Medeniyet ve kültürlerin beşiği ve geçiş yolu olan ülkemizde geleneksel el sanatlarının zengin ve uzun bir geçmişe sahip olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Bir ulusun kültürel değerlerinin en önemlisi ve en anlam yüklü belgeleri olarak tanımlanabilen el sanatları üretildikleri yörenin kültürünü yansıtırlar ve yöre onlarla simgeleşir.

Türk kültürünün zenginliğini yansıtan el sanatlarından birisi olan kitre bebekler günümüzde hak ettiği ilgiyi görememekte ve kaybolmaya yüz tutmuş değerlerimiz arasında yer almaktadır. Eğitim ve öğretim hizmetlerinin yanı sıra geleneksel el sanatlarını araştırmak, özelliklerini bozmadan geliştirmek ve gelecek kuşaklara aktarmak gibi görevler üstlenen Kız Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü’nce folklorik kitre bebeklerin yaşatılması, gelecek kuşaklara aktarılması ve hak ettiği değeri bulması düşünülmüştür.

Bu çerçevede, 2007-2008 eğitim öğretim yılında el yapımı folklorik kitre bebekleri tanıtmak, üretimini yaygınlaştırarak ülke turizmine ve ekonomisine kazandırmak ve 81 ilin folklorik kitre bebeğinden oluşan Kitre Bebekler ve Türkiye Giysi Mozaiği Koleksiyonu’nu oluşturarak zengin Türk kültürünün ulusal ve uluslararası pazarda tanıtmak amacıyla Folklorik Kitre Bebek Yarışması düzenlenmiştir. Yarışma “Yöresel Günlük Genç Kadın Kıyafeti”,”Yöresel Günlük Genç Erkek Kıyafeti”,”Yöresel Gelin Kıyafeti” ve “Yöresel Damat Kıyafeti” olmak üzere dört kategoride yapılarak, 81 ilin birincisi olan folklorik kitre bebeklerle koleksiyon tamamlanmıştır.

Özellikle kız çocuklarının her şeyden daha değerli oyuncaklarıdır bebekleri. Her kız çocuğunun onlarca oyuncak bebeği vardır. Bugün gelişen teknoloji ile birlikte onlarca türde oyuncak bebek üretilmektedir. Oyuncak sanayinin gelişmediği dönemlerde ise, anneler kendi el emekleriyle bebekler yaparlardı çocuklarına. Dünyanın en eski oyuncağı olarak bilinen oyuncak bebekler, geven bitkisinin yapıştırıcı maddesi kullanılarak yapıldığı için “kitre bebek” olarak bilinmektedir. Zamanla gelişen ve bir el sanatı olarak yerini alan oyuncak bebekler, ne yazık ki günümüzde kaybolmaktadır.

Bebek nasıl yapılır? 

Bebek sanatında iki tür teknik kullanılır. Birincisinde başa kumaş gerilir, yüz hatları dikiş atılarak belirlenir ve iğne ile anlam kazandırılır, ikinci teknikte ise, tel ve kâğıt üzerine sarılan başın üzerine pamuk katları kitre ile yapıştırılarak işlenir. Bir heykeltıraş titizliği ile çalışılır. Pamuk kuruduktan sonra boyama işlemine geçilir. El ve ayak için ince tel üzerine parmaklar ayrı ayrı kitre ve pamukla sarılır.

Daha sonra parmaklar bir araya getirilerek iplikle bağlanır. Pamukla etlendirilip, şekil verilir. Kuruduktan sonra boyanır. Bacak için kalın tel, kollara ise daha ince tel kullanılır. Bu eklenen tellerin üzerine yumuşak pelür kâğıdı sarılır. Kollar, bacaklar ve baş hazırlandıktan sonra, hepsi bağlanarak birleştirilir. Bu işlem yapılırken insan vücudundaki 1/7 oranına dikkat edilir. Beden, kâğıtla beslenip etlendirilir. Kuruduktan sonra boyanır. Son aşama olan kostüm hazırlanmadan önce, hangi yörenin kıyafeti giydirilecekse o kostüm hakkında araştırma yapmak lazımdır. Kostüm dikilirken antik kumaşlar kullanılıp, otantik nakışlarla zenginleştirilir.

Kitre bebek, belli bir dönemde yaşayan yöre halklarının, gündelik yaşamlarından kıyafetlerine, takılarından sosyal çevrelerine kadar kültürlerinin yansıtılmasına imkân sağlayan önemli bir el sanatıdır. İzleyenlerde, küçülmüş insanlarla birlikte farklı coğrafyalar ve zamanlar arasında yolculuk yapıyormuş hissi uyandırır.

Dünyanın en eski yerleşim bölgelerinden biri olan Anadolu toprakları, binlerce yıllık geçmişinde birçok farklı kültürün bir arada yaşadığı kültürel zenginliğe ulaşmıştır. Bu zenginlik sanatın her alanına yansıyarak günümüze kadar birçok el sanatının temelini oluşturmakla kalmamış, bu sanatlarda çeşitliliğin ve belli bir niteliğin kazanmasını da sağlamıştır. El sanatlarımızdan “kitre bebek yapım sanatı” da Cumhuriyet’in ilk yıllarında ortaya çıkmış ve giderek önem ve yaygınlık kazanarak varlığını günümüze kadar sürdürmüştür. Anadolu insanının her yöreye göre çeşitlilik arz eden kıyafet kültürünü yansıtan ve gelecek için kayıt altına alan kitre bebekler, folklorik zenginliğin yansıtılması bakımında da önemli bir araç olmuştur.

Ülkemizde ilk kitre bebek yapan sanatçı Zehra Müfit Saner’dir. 1936 yılında Kızılay, Kızılhaç, Kızılaslan ve Güneş gibi ulusal ve uluslararası kuruluşların desteği ve organizasyonu ile İstanbul Taksim’de düzenlenen dünyanın ilk el yapımı bebek yarışmasında, Saner’in 20 ülke arasından “Arzuhalci” isimli bebeğinin birincilik kazanması ile bu el sanatı duyulmaya ve ilgilileri oluşmaya başlamıştır. Aynı zamanda resim sanatçısı olan ve İstanbul’da atölye açan ilk Müslüman Türk kadını olan Saner’in kitre bebek yapmaya başlamasının hikâyesi de oldukça ilginçtir. Anlatılanlara göre bir gün rüyasında gördüğü yaşlı biri, kitre kullanarak nasıl bebek yapılacağını anlatır. Sabahleyin hemen atölyesinde çalışmaya koyulan sanatçı, rüyasında öğrendiklerini uygular ve ilk kitre bebekleri ortaya koyar.

Türkiye’de ilk “folklorik kıyafetli yapma bebek sergisi” de 1950’de İstanbul Galatasaray Lisesi’nde, 1955 yılında Gülhane Parkı’nda, 1958’de Spor ve Sergi Sarayı’nda açılan uluslararası bebek sergilerinde yer almış ve bu sergilerden sonra kitre bebek sanatı ve eğitimi yaygınlaşmaya başlamış ve bu el sanatına verilen önem de giderek artmıştır.

Oyuncak bir bebekten ziyade daha çok dekoratif amaçlı kullanılan ve etnografik değerlerin kıyafet ve aksesuarlarla yansıtıldığı kitre bebekler, Anadolu’daki kültürel ve sosyal yaşamı üç boyutlu olarak geçmişten geleceğe taşır aslında. Kitre bebekler taşıdıkları anlam ve özellikler ile yörelerin simgelerini folklorunu yansıtırlar çünkü. Ortaya konan kitre bebeklerde, her yöre insanının günlük hayatında, düğünde, bayramda giydikleri kıyafetler farklılık gösterir. Bu sebeple kitre bebekler, ait olduğu bölge ile ilgili gelenek, görenek, inanç, değer yargıları gibi konularda ipuçları verir.

Tasarım aşamasında son derece zahmetli ve uğraş isteyen bir süreçten geçen bebek yapımının ana malzemelerini tel, pamuk, kâğıt ve kitre oluşturulurken, elde edilen figürün yüzünden kıyafetine kadar en ince detaylarına kadar dikkat ediliyor. Böylece de gerçeklerinden farksız birer görünüm kazanıyorlar.

Yapımında doğal malzemeler kullanılıyor

Adını, kullanılan malzemeden alan kitre bebekler tamamıyla doğal malzemelerden yapılıyor. Kitre, Güney ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yetişen geven otunun özsuyudur. Yöre insanı tarafından gövdesine bıçakla çizik atılıp birkaç gün bekletilip kurutulan kitrenin en büyük özelliği de doğal bir yapıştırıcı olması. Çok keskin bir kokusu olan kitre bugün aktarlarda rahatlıkla bulunabiliyor.

İyi bir kir kitre bebek yapımında sadece tekniği, anatomiyi bilmek yeterli olmuyor. Aynı zamanda tarih bilgisine, hangi yöreyi yansıtacaksanız o yörenin kültürü ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmalısınız. Hangi döneme ait tip çalışacaksanız, yapacağınız kitre bebeğe o dönemin özelliklerini yansıtan kıyafetler giydireceğiniz için aynı zamanda iyi bir araştırmacı ve iyi bir gözlemci olmanız gerekir. Fakat bunlar da yeterli değildir. Bebeğin tasarım sürecinde aynı zamanda yeteri kadar bir terzi, bir stilist, bir ayakkabıcı ve bir kuaför olmaktır önemli olan. Böylece kitre bebekler kıyafetleri, saç ve sakalları, takı ve makyajlarıyla tiyatro sahnesinden çıkmış gibi görünmeliler ki ortaya koyduğunuz ürün belli bir niteliğe ancak bu şekilde kavuşabilir.

Halk kültürünün kaydına hizmet ediyor

Bir kitre bebek yaparken öncelikle hangi bölge çalışılacağına karar verilir. Sonra da başlanır bebeğin telle baş ve boyun kısmının yapılmasına... Telin üzerine sarılan yumuşak kâğıda kitre yardımıyla yaprak yaprak ayrılıp yapıştırılan pamuklarla baş ve boyun orantılı olarak oluşturulur.

Yine tel ve pamuk yardımıyla el ve ayak uzuvları şekillendirilir ve böylece vücut, parçalar halinde ortaya çıkarılır. Daha sonra bütün parçalar birbirine bağlanır. İnsan vücudunun sahip olduğu oranlara göre yapılan bebeklerin bedenleri kâğıtla kaplanarak boyanır. En sonunda ise dikilmiş yörenin otantik kıyafetleri bebeğe giydirilerek kitre bebeğin son hali verilmiş olur. Ustalara göre, bebek yapımının en ince noktası kıyafetlerin karakteristik özelliklerini bozmadan bebeklere giydirmektir.



Kaynak

 
ISTANBUL
 
 
 
 
 
Bugün 20 ziyaretçi (25 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol